Sizlere bu hafta yazılarımda yapay zekayı nasıl kullandığımı anlatmak ve özellikle çok farklı alanlarda deneyimlerimle sizlere ışık olmak istiyorum. Önceliğimiz yapay zekanın imkanlarının neler olduğunu doğru anlayabilmek ve onun bize verdiği bu alternatif kullanım seçeneklerini kendi hayatımıza nasıl entegre ettiğini görmek. Fakat altında yatan asıl sebep, beraber yapacağımız işbirliğimizde neyi nasıl kontrol ettiğimizi anlamanız. Çünkü çalışma alanlarının birleşmesiyle kültürlerin yaygınlaşması gerekmektedir. Bu kültürler yaygınlaştıkça ortak çalışma imkanı artmaktadır. İşte böyle bir deneyimi yine aynı şekilde kendimiz için de yarattığımızda bütün anlaşmazlıklar ortadan kalkacaktır.

Aslında yapay zeka bir barış ortamı sağlayan arabulucu gibidir. Eğer bilgiyi doğru transfer edebilir ve bilgi ile ilgili doğru kararlar alabilirsek anlaşmazlıkların çözümü kesindir. Organizasyonel yapılarımızın içerisinde gençler ve deneyimliler arasında büyük bir kıyas vardır. Bu kıyas su götürmez şekilde bir güç savaşına dönüşmektedir. Bu güç savaşı kimi zaman tarafların ikisinin birden hezimetine sebep olurken, bir yandan da bütçe, zaman ve insan kaynağının tükenmesine neden olmaktadır. Organizasyon içerisinde yaşanan bu olumsuz ortam her zaman bizi denge arayışına itmiştir. Bu denge arayışı kimi zaman bizi içinden çıkılmaz bir ortamda bırakırken, kimi zaman da maddi kayıplara neden olmaktadır. Bilgiye kolay ulaşabilmek, bilginin doğru dengelenmesi ve bilginin emin ellerde yaratılması ile bu sorunlar kolaylıkla ortadan kalkacaktır. Ne kadar hızlı bilgiye ulaşabilirsek, bilginin kıymeti o kadar çok artacaktır.

Peki bilgiyi elde edebilmek ve yapay zeka kullanabilmek, buna şirket süreçlerimizi organize edebilmek ne kadar etiktir? Bildiğiniz üzere yapay zeka, kayıtlı olan veri üzerinde hareket ederek verinin doğruluğunu ve şeffaflığını kontrol edebilir. Bilginin doğru ve şeffaf olması için de kimi zaman bilginin doğru ve şeffaf olarak tarafsız bir otorite tarafından kontrol ediliyor olması gerekir. Binlerce, hatta milyonlarca yanlış bilgi içerisinden süzülen doğru bilgiyi şekillendirmek, belki 1000 kişinin içinde bulunduğu bir takımı yönetmek gibidir. İşte bu şekilde yapay zekanın bize sağladığı en büyük fayda, 1000 kişilik bir organizasyon içerisinde doğru bilgiyi bulabilme ve hızlıca erişebilme yeteneğidir. Eğer bunu istersek ve bunun gerçekleşmesi sırasında ekiplerimizin doğru yönlendirilmesini sağlarsak ekiplerimiz bize iki yönlü mentörlük yapabilir.

İnternet ortamında bulunan bilgilerin çoğunluğu birbirlerinden kopya çeken insanlarla dolu olarak görülmektedir. Çoğunlukla yapay zeka ile yapılmış olan projelerden çekinerek işlerimize devam etmekteyiz. Halbuki yapay zekanın bize verdiği bu avantajları doğru şekilde kullanabilirsek, çok daha farklı yönlerde kendimize imkan yaratabiliriz. Blog yazmamdaki amacım sizlerle buluştuğumuzda bazı şeyleri çok daha hızlı bir şekilde konuşarak süreci kısaltıp maksimum fayda sağlamaktır. Buradaki ana konu, çok hızlı bir şekilde çözülmesi gereken sorunlara odaklanmak ve insan kaynaklı anlaşmazlıklar durumuna engel olmaktır. Kolaylıkla bazı şeyleri anlatabilecekken, imla ya da ifade eksikliklerini değiştirmek hedefindeyiz. İnsanlar birbirlerine ne kadar yaklaşırsa ve birbirlerini ne kadar tanırlarsa, o kadar hızlı bir şekilde sorunların çözümüne odaklanma şansımız olur. Tabii ki kurumsal süreçlerde de aynı şekilde birbirimizle bazı çalışmaları yaparak katkı sağlayabiliriz. Asıl ulaşılmak istenilen hedefe, kültürlerin eşitlenmesi ve bilginin doğru bir şekilde iletilmesi ile ulaşacağız.

Yapay zeka, tarafsız bir arabulucu olarak, önyargısız ve adil kararlar alma potansiyeline sahiptir.
Demis Hassabis
CEO of DeepMind

Kurum içerisinde de hareketliliğimizi destekleyebilmek için karşılıklı olarak geliştirme yapmamız gerekmektedir. Birden çok konuyu aynı anda birbirine bağlayabilmek adına içinde bulunduğumuz süreçleri doğru tanımlamak, normalden iki kat sürerken yapay zeka kullandığınızda ve bu elde ettiğiniz kullanım sonuçlarını görselleştirdiğinizde her şey tamamıyla bambaşka bir hal almaktadır.

Gördüm ki birçok insan kültürel farklılıklarla dolu ve şahsi yorumları içermektedir. Ortak bir noktada buluşulamayan ve kişilerin kendileriyle ilgili temel eşleşme noktalarını doğru aktaramadıklarını görmekteyim. Fakat beraber oluşturulan sistemlerde çoğunlukla başarı büyük oranda gerçekleşmektedir. İşte bu süreçte ekibimi daha iyi yönetebilmek için ve onlara bazı şeyleri görsel olarak sunabilmek için kullandığım yapay zeka araçlarında ilk baktığım şey, kolaboratif olarak çalışıp çalışamayacaklarıdır. Yani karşılıklı etkileşimde verdiğiniz bilgiyi kültürel olarak da yorumlayabilme yeteneği, yapay zekaya ayrı bir denge katmaktadır. Bunu organizasyonel süreçlerimizin geliştirilmesinde kullanarak kendimize yeni fırsatlar sağlayabileceğiz.